Abdestliyken selam alıp, vermenin abdesti bozup bozmadığına yönelik sorgulamalar merak ediliyor.
Selam dinimizin çok kıymet verdiği simgelerden birisidir. Hz. Peygamber selamlaşmanın, Müslümanlar ortasında sevginin yayılmasına sebep olacağını bildirmiştir. Lakin selam verildiği takdirde selama karşılık veremeyecek durumda olan kimselere selam vermek uygun değildir.
Mesela, ezan, Kur’an-ı Kerim ve hutbe okuyana, hutbe dinleyenlere selam vermek mekruh kabul edilmiştir. Fakat avret mahalli örtülü bir formda banyo yapan kimsenin, kendisine verilen selamı alması caizdir (İbn Nüceym, Bahru’r-raik, Beyrut, ts. I, 272).
Zira, bir gün Hz. Peygamber (s.a.s.), kızı Fatıma’nın hazırladığı örtünün ardında guslederken kendisine selam verilmiş, O da: “merhaba” diyerek karşılık vermiştir (Buhari, Gusl, 21, Salat, 4, Edeb, 94; Müslim, Hayz, 70, Müsafirin, 82).
Abdest de ibadete hazırlık ve bir tarafı ile ibadet sayıldığından abdestle meşgul olan kimseye selam vermemek daha uygundur.
