Kahramanmaraş’ta 6 Şubat’taki sarsıntıda Ebrar Sitesi B Blok’un yıkılması ve 109 kişinin ömrünü yitirmesine ait 7 sanık hakkında 22 yıl altışar aya kadar mahpus istemiyle dava açıldı.
Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı’nca merkez Onikişubat ilçesi Şazibey Mahallesi 64005 Sokak’ta yıkılan bina ile ilgili şüpheliler A.D, A.Ö, M.A.Ö, M.T, S.T, M.T. ve T.T. hakkında, şuurlu taksirle birden fazla kişinin vefatına neden olma kabahatinden hazırlanan iddianame, 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.
Yıkılan blokta 109 kişinin hayatını yitirdiği, 3 kişinin ise yaralandığı hatırlatılan iddianamede, mevt ve yaralanmalarla ilgili olay yeri tespit, keşif, inceleme ve kanıt temini için eksperlerin görevlendirildiği anımsatıldı.
Depremin akabinde vefat ve yaralanmaların olduğu binanın durumunun tespiti için Cumhuriyet Başsavcılığı’nca görevlendirilen uzman heyetince inceleme yapıldığı, binanın kolon ve kirişlerinden karot ile demir örneklerinin alınarak koruma edildiği aktarılan iddianamede, 3 inşaat mühendisi ve 1 mimardan oluşan eksper heyetince hazırlanan raporların Karadeniz Teknik Üniversitesi’nden 7 kişilik heyete tevdi edildiği belirtildi.
Bilirkişi raporunda asli kusur atfedilen şüphelilerin savunmalarında üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmediği vurgulanan iddianamede, soruşturmaya bahis binanın sarsıntıda yıkılmasında fenni mesul kuşkulu M.A.Ö. ile Lalezar Konut Yapı Kooperatifi Lideri A.Ö. ve idare konseyi üyelerinin yapı sahibi sıfatıyla kusurlu olduğu kaydedildi.
İddianamede, Ebrar Sitesi B Blok’un mimari, statik, elektrik ve kalorifer, sıhhi tesisat, klima, asansör projeleri ile statik hesap raporunun bulunduğu fakat tabanı için uzmana teslim edilen belgede taban etüt raporu bulunmadığına işaret edilerek, kelam konusu blok ve bulunduğu site alanında yapılan çalışmalara ilişkin raporlar ve 11 Mart 2023 tarihinde kaydedilmiş görsellerin incelendiği aktarıldı.
TEKNİK ŞARTNAMEYE UYGUNSUZLUKLAR BELİRLENDİ
İddianamede, şu sözlere yer verildi:
“Teknik heyetin yaptığı tespitte, taşıyıcı sistem kolon, kiriş, perde (duvar) etriyelerinin altılık ve tüm donatının nervürsüz olduğu, donatının yapı teknik şartnamesine uygun olmayan formda ve aralıkta olduğu belirlendi. Birden fazla donatının bağlanmadığı yahut yetersiz bağlandığı için beton atımı sırasında koparak dönmüş vaziyette priz aldığı, kancalar yetersiz ve gönye olmadığı tespiti ile atılan betonda agrega bulunmadığı, konulan yuvarlak çakıl taşları uygun olmayan vaziyette görülmüştür. Çerçeve sistemdeki taşıyıcı elamanların donatı dağıtımına bakıldığından süreksizliklerin olduğu, bindirme uygulamalarında bindirme hisselerinin teknik şartnameye uygun olmadığı, uzunluğuna donatılarda karışık bir formda nervürlü nervürsüz formunda süreksizliklerin mevcut olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi heyet raporunda, beton karot ve donatı numuneleri ve olay yerinde çekilen fotoğraf ve görüntü kayıtlarına nazaran, yeniden alanda yapılan müşahedelerden, betonarme taşıyıcı elemanlarda kolon ve kirişlerin donatı sayısı, tertip ve kontaklarının uygun ve kâfi olmadığı, binada kullanılan düz ve nervürlü donatıların yönetmeliklere alışılmamış olacak halde bir ortada kullanıldığı ve hasebiyle beton ile demir donatı ortasında kâfi aderansın oluşmadığı, binada etriye kancalarının hakikat açı (135 derece) ile imal edilmediği anlaşılmaktadır.”
Analizler sonucunda daima temellerin boyut açısından kâfi, yer emniyet gerilmesi ve donatı alanı açısından yetersiz olduğunun belirlendiği anlatılan iddianamede, “Analizler sonucunda, kolon, perde (duvar) ve kirişlerde kesit ve donatı alanı açısından yetersizlikler tespit edilmiştir. Döşemelerin kesit ve donatı açısından kâfi olduğu tahlil sonucu belirlenirken, binanın rölâtif kat ötelenme oranlarının yönetmelik hudut bedellerini sağladığı belirlenmiştir. Ayrıyeten binada al burulma düzensizliği yönetmelik hudut bedellerini sağlamadığı belirlenmiştir.” sözü kullanıldı.
İddianamede ayrıyeten B.E, M.G, M.Ç, M.T. ve M.Ç. hakkında taksirle vefata ve yaralanmaya neden olma kabahatinden kovuşturmaya yer olmadığına dair ek karar verildiği, kamu vazifelilerinin soruşturma müsaadesine tabi olmaları nedeniyle haklarında tefrik karar verildiği bildirildi.
