Suriye’deki iç savaştan kaçan Suriyelileri taşıyan bot, 2 Eylül 2015’te Bodrum açıklarında batmıştı. Ortalarında 3 yaşındaki Aylan Kürdi’nin de olduğu 5 kişi hayatını kaybetmişti. Aylan Bebek’in hayatını kaybetmesi global boyutta büyük ıstıraba neden olmuştu. Küçük Aylan’ın kıssası, gazeteci Talat Atilla’nın imalcisi ve oyuncusu olduğu, Ömer Sarıkaya’nın yönettiği sinemaya dönüştü.
“Aylan Bebek” sineması, Milletlerarası Paris Bridge of Peace Sinema Şenliği’nde “En Güzel Film” mükafatını kazandı.
Talat Atilla, hislerini; “Bu mükafatı; insanlığın vicdanına, dünyanın hangi coğrafyasında olursa olsun tüm suçsuz ve mazlumlara adıyorum. Aylan Bebeklerin vücutlarını kıyıya vurduranlara, Filistin’de soykırım yapan, bu soykırıma yataklık yapan savaş tüccarlarının hızlarına bir tokat olarak çarpıyorum. Bu ödül, Türkiye’nin bağımsız ve parçalanamaz bütünlüğüne armağan olsun” halinde lisana getirdi.
Filme ilişkin gelirlerin tamamının mağdur Aylan Bebek ve gibisi mağdurlara verileceğini, imkân olursa Filistin’de yaşanan insanlık dramını da çekmek istediğini belirten Talat Atilla, bu hususta; “Bu mükafatı kendilerini dünyanın efendisi zanneden devletlerin, masumiyet kalelerine çarpma talebimize adıyoruz. İnsanı yaşatmadan, devletler yaşamaz talebimize adıyoruz. Bu sinemada; Yunan oyunculardan; ABD’lilere; AK Parti’den CHP yetkililerine kadar geniş bir yapıyla Türkiye ve tüm dünyaya bir kardeşlik iletisi vermeye çalıştık. Gökte uçan kuştan, Van Gölü’ndeki çakıl taşına; Edirne’deki Meriç Köprüsü’nden, Kars’taki Harrani Türbesi’ne kadar her şey bizim ve bu topraklara aittir. Sinemamıza büyük moral dayanağı veren Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Sayın Batuhan Mumcu olmak üzere, adeta Türkiye’nin fahri turizm elçisi üzere çalışan direktörümüz Ömer Sarıkaya’ya, Wilma Elles, George Edde, Bahattin Öztürk, Ali Sabri Belaid ve şenliğin genel koordinatörü Elena Saubanova olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ederim” dedi.
Aylan Bebek’in direktörü Ömer Sarıkaya ise hislerini şu sözlerle lisana getirdi:
“Aylan Bebek ile En Güzel Sinema Ödülü’nü almakla gurur duyduk. Dünyanın en seçkin sinemaları, ABD’den, İtalya’ya; Fransa’dan; İsveç’e kadar oluşturulan büyük sinema heyetinin oylarının yanında, sineması izleyen halk heyetinin de oylarıyla seçildi. Daha yeni başlıyoruz. Bu mükafatlar, şayet devlet dayanağı de olursa çok daha büyük sinemalar çekileceğinin de delilidir. Açlıktan ölmek üzere olan İrlanda’yı gönderdiği gemilerle ölmekten kurtaran Osmanlı İmparatorluğu’nun bahis edileceği kıtlık sinemasını de şayet devlet takviyesi olursa gazeteci kardeşim Talat Atilla ile birlikte çekmek istiyoruz.”
Filmde Alman Wilma Elles, ABD’li Mike Mitcell, Hande Fırat, İranlı Ali Sabri Belaid, Yunan Hripsime Sargsan, Kadir Süleyman, Aydan Çakır, Mansur Özdoğan, Dursun Hazerov, Gonca Yeşil, Eymen Kaya, Mahmut Özdoğan ve Mustafa Ayhan rol aldı.