Av yasağı kalktı fakat balıkçıların yüzü gülmedi.
Hamsi, mezgit, istavrit üzere öteki balık çeşitleri de tezgahları şenlendiremeyince balık fiyatları tavan yaptı. Artan fiyatlar karşısında vatandaşlar da balığa hasret kaldı.
Ordu Üniversitesi (ODÜ) Fatsa Deniz Bilimleri Fakültesi Balıkçılık Teknolojisi Mühendisliği Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Aydın, Karadeniz’de yanlış avlanma, iklim değişikliğine bağlı deniz suyundaki ısınma ve kirlilik nedeni ile balık stoklarında çöküş yaşandığını söyledi.
“BALIK STOKLARIMIZIN ÜZERİNDE AV BASKISI VAR”
Prof. Dr. Aydın, Bakanlık tarafından av mühletinin kısaltılması ya da balık avcılığında kota uygulaması üzere önlemlerin alınarak popülasyonun tekrar canlandırılması gerektiğini belirtti.
Prof. Dr. Aydın, “Karadeniz’de ana nedeni yanlış avlanmadan kaynaklı stoklarımızda bir çöküş var. Yıllardan beri çok önemli ölçüde stoklarımızın üzerinde av baskısı var. Bu av baskısından kaynaklı da stoklarımız her geçen gün azalmaya devam ediyor.” dedi.
Bir popülasyonun düzgün yönetilebilmesi için küçük bireylerin avlanmaması gerektiğinin altını çizen Aydın, “Ama biz daha küçük bireyleri de avlamaktayız. Dolayısı ile ürüme yetisine sahip olmayan bu küçük bireyleri avlamamız, yani yumurtlama talihi vermiyoruz.” diye konuştu.
Gelecek kuşaklara yumurta ya da yavru bırakılmadığından ötürü her geçen gün stokların daha da azalmakta olduğunu kaydeden Aydın, “Bu avcılığın üzerine bir de iklim değişikliği kaynaklı deniz suyundaki sıcaklık, çevresel kirlilikler, denizlerimizi hoş kullanmamamız eklendiğinde durum daha berbat bir hal almaya gitmekte. Bu balık stoklarımızın iyileşebilmesi için üzerindeki av baskısının azaltılması gerekmektedir. Bunun da artık bakanlık yetkilileri tarafından gündeme alınıp, vakit içerisinde belli av müddetinin azaltılması yahut birtakım tiplerde kota uygulaması üzere kimi düzenlemelerin artık mutlak suretle yapılması gerektiğini düşünüyorum.” diye konuştu.
“ARTIK BUNA DUR DEMENİN VAKTİNİN GELDİ”
Aydın, balıkçılık ile ilgili alınan kararların uygulanma basamağında problemler yaşandığını kaydederek, “Balıkçılığın düzenlenmesini gerçekleştiren ilgili bakanlıkta alınan kararlarda bir kasvet yok fakat uygulamada problemlerimiz var. Dolayısı ile büyük balıkçı reislerinin artık bir ortaya gelip kendileri bir oto denetim ile avcılığın bu halde olmayacağının bir kararını verip daha düzgün bir biçimde avcılık yapmamız gerekmektedir. Bizim daha radikal kararlar almamız lazım. Yoksa Karadeniz çöktü çöküyor. Bu sene yalnızca hamsi değil, istavrit, palamut, lüferimiz de yok. Çok az ölçüde avcılık yapılmakta lakin bu artık bizi kurtaracak seviyede değildir. Bugünden tedbirlerimizi almazsak en büyük etkilenecek olan tekrar balıkçılardır. Dolayısı ile artık buna bir dur demenin vaktinin geldiğini düşünüyorum.” tabirlerinde bulundu.
“‘YILLIK BALIK TÜKETİMİ ORTALAMAMIZ 7 KİLODAN 5 KİLOYA DÜŞTÜ”
Türkiye’deki kişi başına tüketilen balık ölçüsünde da düşüş görüldüğünü tabir eden Aydın, şöyle konuştu:
“Şu anda bile vatandaşın balık tüketim oranları düştü. Üretim, yetiştiricilik yapıyoruz ancak bunlar tüketimin artmasında bir tesir oluşturmuyor. Örneğin; Türk somonu üretiliyor. Ürettiğimiz Türk somonunun yüzde 90’ını da yurt dışına yollamaktayız. Biz halk olarak nerede ise balık yiyemiyoruz. Avcılık bu formda devam ettiği surece Türk halkı her geçen gün daha az balık ve daha değerli tüketmeye başlayacak. Evvelce Türkiye’de yıllık ortalama 7 kilogram civarında tüketimimiz vardı. Şimdilerde bu oran 5 kilogramlara kadar düştü. Bu tüketim oranının daha da düşeceğini düşünüyorum.”
