Korku tipinin usta ismi Stephen King‘in 1978 yılında kaleme aldığı birebir isimli kısa öyküden uyarlanan “The Boogeyman” sinemasının direktör koltuğunda Rob Savage oturuyor.
Oyuncu takımında Sophie Thatcher, Chris Messina, Vivien Lyra Blair, Marin Ireland, Madison Hu, LisaGay Hamilton ve David Dastmalchia yer aldığı sinema, gişede 82,3 milyon dolar kazandı.
Comicbook.com’a konuşan Rob Savage, Stephen King’in “Umacılar” (The Langoliers) isimli kıssasını de beyazperdeye taşımak istediğini söyledi.
“HARİKA BİR FİKRİMİZ VAR”
“Haklar kelam konusu olduğunda biraz yaramazlık var lakin umarım bunu halledebiliriz” diyen direktör, kelamlarını şöyle sürdürdü:
Kısa hikayeden yola çıkarak bunu geliştirmek için mükemmel bir fikrimiz var. King’in yapıtlarından uyarlananlar ortasında bunun hakkının verildiğini hiç sanmıyorum. Bir dehşet sinemasında keşfedildiğini hiç görmediğim fikirlerle oynuyor.
“BUNUN GERÇEKLEŞME BAHTI YÜKSEK”
King’in hikayesinden yola çıkarak kozmik bir kaygı sineması yapılabileceğini vurgulayan direktör, “Film büsbütün vakti esnetmek ve sıkıştırmakla ilgili ve bu alanda romanda olanın ötesine geçen pek çok olağanüstü, eğlenceli şey yapabilirsiniz. Bu bahiste çok heyecanlıyım. Bence bunun gerçekleşme talihi yüksek” dedi.
King’in 1990’da yazdığı Gece Yarısını Dört Geçe (Four Past Midnight) kitabındaki 4 hikayeden biri olan Umacılar, Boston’a giden bir uçaktakilerin ortadan kaybolduğunu fark eden 11 kişinin öyküsünü anlatıyor. Öykü 1995’te tıpkı isimli bir küçük diziye uyarlanmıştı.
“SEYİRCİLERİN BİR SONRAKİ SAHNEYİ KAÇIRMAMASI İÇİN YİNE DÜZENLEDİK”
Öte yandan Savage, “The Boogeyman” vizyona girmeden evvel bir sahnenin test izlemelerinde seyirciden ağır reaksiyon alınca değiştirildiğini açıklamıştı.
Empire’a konuşan Rob Savage, “Yaratık birinci defa göründüğünde, seyirciler çok gürültülü biçimde çığlık attı ve çabucak yanındakilerle konuşmaya başladı. Bu nedenle bir sonraki sahneleri kaçırdılar. Münasebetiyle sahneyi tekrar düzenledik ve hiçbir kıymetli bilgiyi kaçırmamaları için o kısma 45 saniyelik dolgu yaptık” demişti.
