Dün akşam saatlerinde uluslararası piyasada 20 liranın üzerine çıkan ancak sabah saatlerinde 19.99’da tutunmaya çalışan dolar yeniden 20 liranın üzerinde işlem görmeye başladı. Uzmanlar seçimden sonra doların seyrini ve beklentilerini anlattı.
Finansal Piyasalar Uzmanı İris Cibre dolardaki yükselişin nedeni şöyle anlattı: “Dolar kuruna ciddi anlamda bir müdahale var. Merkez Bankası rezervlerindeki azalma da müdahalenin yavaşlamasına neden oluyor olabilir. Doları belli oranlarda serbest bırakma istemeleri de doğal. Çünkü Türk Lirası’nın enflasyona oranla çok değerli kaldığını biliyoruz.”
Bazı bankaların yüzde 40’lara kadar mevduat faizi verdiğini söyleyen Cibre, “Bu durum sürdürülebilir değil. Bankaların TL ihtiyaçları yüzünden mevduat faizleri, kredi faizlerini geçmiş durumda. Merkez Bankası’nın nakit avans konusundaki kararını geri çekmesine rağmen, bankalar bu uygulamadan vazgeçmedi. Konut kredilerinde de bir limit olduğu için konut satışları da yavaşlamış durumda” dedi.
Millet İttifakı kazanırsa ne olur?
Cibre, pazar günü yapılacak seçimin sonucunda her iki senaryoda da dolar kurunun düşmesini beklemiyor. Cibre, Millet İttifakı’nın kazandığı senaryoda da seçimin ertesinde güllük gülistanlık bir durumda karşı karşıya kalınmayacağını belirterek, “Datalar şeffaf değil, açığa çıkması, zararın ne kadar olduğunun görülmesi uzun zaman olmasa da belli bir zaman alacak. Ancak Millet İttifakı’nın kazanması durumunda pozitif bir algı yaşanacak, global anlayışın kabul edildiği makro ekonomik politikalara geçileceği beklentisi yaratacaktır. Bu da enflasyona yansıyacaktır” diye konuştu.
Cumhur İttifakı kazanırsa ne olur?
Cibre, seçimi Cumhur İttifakı’nın kazanması senaryosunu ise şöyle anlattı: “Artık Cumhur İttifakı’nın ne şekilde adım atacağını kestirmek mümkün değil. Merkez Bankası rezervlerinin durumu ortada. Eksiye geçti. Kurda bir atak beklenebilir. Ancak seçimin ertesi günü için böyle bir şey beklemiyorum. Daha sonra kurda sert hareket oluşabilir. Bununla birlikte, bu politikalar sürdürülemez. Eninde sonunda para bulmaları gerekecek. Çok ciddi bir döviz ihtiyacımız olacak. Bu politikaların devamıyla ödemeler dengesi krizi riski doğabilir.”
‘Hakikatler görülmeye başlandı’
Ekonomist Murat Kubilay, Türkiye’de çok yüksek bir dış ticaret açığı olduğuna dikkat çekerek, Türk Lirası’nı cazip hale getirecek bir faiz oranının olmamasının doğal olarak dövize talebi yükselttiğini söyledi. Kubilay, “Döviz talebini karşılayacak Merkez Bankası rezervleri olmayınca, bir süre sermaye kısıtlamalarıyla sürdürebiliyorsunuz. Ancak en nihayetinde döviz kuru yukarı gitmeye çalışıyor. Uygulanan politikalarla bu durum, seçim öncesi ve esnasında bir şekilde kurtarılmış olsa da hakikatler görülmeye başlandı” dedi.
Bundan sonra dolar ne olur?
Bundan sonraki süreçte bir kur şoku olmasa bile doların en az yüzde 10 yukarı gitmesini beklemenin olağan olduğunu anlatan Kubilay, “Ancak mevcut uygulamalarda ısrar sürerse geriye iki yol kalıyor. Ya büyük bir kur şoku yaşanır ya da sermaye kısıtlamalarıyla dövize erişim kesilir” dedi.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), geçen yıl bir karar alarak, şirketlerin yabancı para varlıklarına sınırlama getirmişti. Ekonomistler bu durumu, sermaye kısıtlaması olarak yorumluyor.
‘Düşük faiz politikası iflas etti’
Öte yandan, kredilerde sert kesilme olduğuna işaret eden Ekonomist Kubilay, şöyle devam etti: “Mevduat ve kredi faizleri çok yukarıda. Kur Korumalı Mevduat Hesabı’na (KKM) dahi yüzde 30’lar gibi bir faiz almak dahi gayet olası. Dolayısıyla düşük faiz politikası şimdiden iflas etti. Bunun ekonomiye olumlu yansımadığını, ihracattaki ivme kaybı ve istihdamda görebiliyoruz. Tek güçlü taraf tüketimdi. Seçimden sonra tüketimin de kesildiğini göreceğiz.”
Kredilerde faiz oranları değişir mi?
Bireysel kredilerin şartlarının değiştirilemeyeceğini söyleyen Kubilay, “Ancak ticari kredilerde krediyi kullananların aleyhine güncellemeler mümkün. Dolayısıyla yaz ayları içinde ekonomik aktivitede durgunluk artık çok olası” diye konuştu.