İsrail tarihi, çağdaş İsrail Devleti’nin tarihini ve İsrail topraklarındaki Musevilerin tarihini içerir. Çağdaş İsrail’in coğrafik büyüklüğü Galler ülkesi kadar ya da Kosta Rika’nın yarısı kadar küçüktür. Devletin bulunduğu alan, kabaca, antik İsrail ve Yehuda Krallıklarının bulundukları yerdir.
İsrail’de konuşulan İbranicenin ve İbrahimi (Semavi) dinlerin doğduğu yerdir. Evvel Yahudilik ve sonra Hristiyanlık, İslam, Dürzilik ve Bahailik inançlarına ilişkin kutsal alanlar barındırır.
Çeşitli imparatorlukların egemenliği altına girmesine ve farklı birçok etnik ögeye konut sahipliği yapmasına karşın, Yahudi-Roma Savaşına kadar, antik İsrail yüklü olarak Yahudi’ydi. Sonrasında, Galilee hariç, birçok bölgede Museviler azınlık olarak kaldı. Bölge 3. yüzyıl prestijiyle giderek artarak Hristiyanlaştı ve 7. yüzyıl fethinden 20. yüzyılın ortasına kadar Müslümanlaştı.
Roma fethinden sonra, Antik İsrail bölgesi, Kutsal Filistin Toprakları olarak isimlendirildi. 1096 ve 1921 yılları ortasında, bölge, Hristiyan ve Müslümanlar ortasında odak savaş noktasıydı.
Haçlı Seferlerinin bitiminden, 1917 İngiliz fethine kadar Mısır Memlük Sultanlığıdaki Suriye vilayetinin bir kesimiydi ve 1517 yılından sonra Yavuz Sultan Selim hükümdarlığındaki Osmanlı İmparatorluğunun bir modülü olarak kaldı.
19. yüzyılın sonlarına gerçek, Avrupa’daki Musevilere karşı zulüm, Siyonist hareketi doğurdu ve antik krallıkların bulunduğu, Filistin olarak isimlendirilen bölgede Musevilere ilişkin bir anavatan kurulmasına yönelik memleketler arası takviye arttı.
Suriye’nin İngilizler tarafından fethedilmesinden sonra, I. Dünya Savaşını takip eden Balfour Deklarasyonu ve Filistin mandasının kurulmasıyla birlikte, Aliyah (İsrail topraklarına diaspora Musevilerinin geri dönmesi) arttı ve bu da Arap ve Yahudi milliyetçiliğinin çakışmasından ötürü Arap-Yahudi gerginliğinin artmasına sebep oldu.
1948 yılında İsrail Bağımsızlığının ilan edilmesiyle, Avrupa ve Müslüman ülkelerden birçok sayıda Yahudi İsrail’e göç etti ve birçok Arap da İsrail’den göç etti. Bu göçler ileride daha büyük Arap-İsrail savaşlarına sebep olacaktı. Dünya’daki Musevilerin yüzde 42’si günümüzde İsrail’de yaşamaktadır.
1970’lerden beri ABD, İsrail’in temel müttefiki oldu. 1979 yılında Mısır-İsrail Barış Mutabakatı, Camp David uzlaşmasıyla imzalandı. 1993 yılında, İsrail, Filistin Kurtuluş Örgütü ile Birinci Oslo Muahedesini imzaladı ve 1994 yılında, İsrail-Ürdün Barışı imzalandı.
İsrail ve Filistin ortasındaki barışı gerçekleştirme üzerine devamlı devam eden çalışmalara karşın, savaş ve çatışma İsrail ve Filistin bölgelerinde devam etmekte ve memleketler arası siyasette ve iki bölgenin toplumsal ve ekonomik ömürlerinde hissedilmektedir.
İsrail’in iktisadı başlangıçta sosyalistti ve ülke 1970’lere kadar Sosyal-demokratlar tarafından yönetildi. Sonrası gitgide kapitalizme ve market iktisadına kaydı lakin toplumsal refah sisteminin kimi özelliklerini korudu.
Tarih boyunca çeşitli Yahudi devletler doğmuştur. Başlangıçta, Musa önderliğinde Mısır’dan çıkan İsrailoğulları Kenan topraklarına yerleşti. Uzun yıllar yan yana yaşayan İsrailoğulları’nın on iki kavmi birbirlerinden bağımsız olarak yaşıyordu. Dışarıdan gelen tehditler karşısında Şaul’un krallığı altında bu on iki kavim birleşip MÖ 1050’de İsrail Krallığı isminde tarihte birinci kez bir Yahudi devleti kurdu.
Davud ve Süleymanın da krallığını yaptığı bu devlet, Süleyman’ın MÖ 930’da vefatından sonra ikiye bölündü. Kuzeydeki on kabile Jeroboam önderliğinde İkinci İsrail Krallığı’nı kurarken, güneydeki iki kabile ise Süleyman’ın oğlu Rehoboam liderliğinde Yehuda Krallığı’nı devam ettirdi. İkinci İsrail Krallığı, MÖ 720’de Asur İmparatorluğu’nun işgaliyle son buldu.
Yehuda’nın varlığı ise MÖ 586 yılında Nebukadnezar önderliğindeki Babil İmparatorluğu’na yenik niyet son buldu. Babillilerin bölgeyi fethiyle Kudüs Tapınağı yıkıldı ve Museviler bölgeden sürüldü. Tekrar geri gönderilen Museviler MÖ 140 ile MÖ 37 ortası bağımsızlıklarını Haşmonayim Krallığı olarak ilan ettilerse de bu bağımsızlık uzun sürmedi ve Roma İmparatorluğu altında 70 yılına kadar özerk kaldılar.
132 yılında çıkan Bar Kohba İsyanıyla tekrar bağımsız bir İsrail devleti kuran Museviler iki sene sonra bu devleti kaybettiler. Tekrar bir Yahudi devleti kurma hayaliyle yaşayan Museviler bu hayalleri için yaklaşık iki bin sene beklemek zorunda kaldılar ve bu hayalleri 14 Mayıs 1948’de İsrail’in kurulmasıyla gerçekleşti.
