İsrail ordusunun haftalardır ağır hücum altında tuttuğu Gazze Şeridi’nde öldürülen Filistinlilerin sayısı 6 binden fazlası çocuk, 4 bini bayan olmak üzere 14 bin 532’ye çıktı.
Gazze’deki hükümetin Medya Ofisi, taarruzların 47’nci gününde Gazze Şeridi’ndeki duruma ait Telegram hesabından yaptığı açıklamada, 7 Ekim’den bu yana Gazze’de öldürülenlerin yüzde 69’unun bayan ve çocuklardan oluştuğunu belirtti.
Açıklamada, İsrail’in Gazze Şeridi’ne düzenlediği hücumlarda ölenlerin sayısının dünden bugüne 404 kişi artarak 14 bin 532’ye yükseldiği tabir edildi. Ölenlerin 6 binden fazlasının çocuk, yaklaşık 4 bininin bayan olduğu kaydedildi.
Açıklamada, İsrail hücumlarında yıkılan binaların enkazında yahut cenazeleri sokaklarda kalan, 4 bin 700’den fazlası bayan ve çocuk 7 bin kişinin kayıp olduğu bildirildi.
İsrail’in Gazze Şeridi’nde 47 günde 205 sıhhat çalışanı, 25 sivil savunma vazifelisi ve 64 gazeteciyi öldürdüğüne vurgu yapıldı.
Yaralananların sayısının 35 bini aştığı aktarılan açıklamada, bunların yüzde 75’inden fazlasının bayan ve çocuklardan oluştuğu söz edildi.
45 BİN KONUT YERLE BİR OLDU
İsrail ataklarında 102 kamu binasının yıkıldığı, 266 okulun ziyan gördüğü ve bunlardan 67’sinin hizmet dışı kaldığı kaydedildi.
Açıklamada, İsrail’in akınlarıyla 85 camiyi büsbütün yıktığı, 174 cami ile 3 kiliseye de ziyan verdiği aktarıldı.
Gazze Şeridi’nde yıkılan konut sayısının 45 bine ulaştığına işaret edilen açıklamada, 233 bin konutun hasar aldığı, böylelikle İsrail ataklarında Gazze Şeridi’ndeki konutların yüzde 60’ından fazlasının ziyan gördüğü belirtildi.
İsrail’in kasıtlı olarak hastaneleri amaç aldığı vurgulanan açıklamada, Gazze Şeridi’nde 26 hastane ile 55 sıhhat merkezinin hizmet dışı kaldığı, 56 ambulansın kullanılamaz hale geldiği ve yakıt yetersizliği nedeniyle onlarcasının da hizmet veremediği tabir edildi.
İsrail’in hastanelere yönelik savaş kapsamında sıhhat dalını kasıtlı olarak ortadan kaldırmak için hastaneleri ve sıhhat merkezlerini gaye alma ve sıhhat çalışanını öldürme siyasetinin devam ettiği kaydedildi.
Gazze Şeridi’nde ve hastanelerde işlenen cürümlerden büsbütün İsrail’in ve memleketler arası toplumun sorumlu tutulduğu açıklamada, dünyanın “özgür” ülkelerine hastaneleri özgürleştirmeleri, bu savaşın ve bu cürümlerin büsbütün durdurulması için baskı yapmaları davetinde bulunuldu.
“GAZZE’DE SAAT BAŞI 2 ANNE, HER İKİ SAATTE BİR 7 BAYAN ÖLDÜRÜLÜYOR”
BM Güvenlik Kurulu’nda (BMGK) Gazze’deki duruma ait oturum düzenlendi.
Burada konuşma yapan BM Bayan Ünitesi İcra Yöneticisi Sima Bahous, “Gazze’deki bayanlar, barış için dua ettiklerini lakin barış olmayacaksa da uykularında kollarında çocuklarıyla süratli bir formda ölmek için dua ettiklerini anlatıyorlar. Dünyanın rastgele bir yerinde bir annenin bu halde dua etmek zorunda kalması, hepimizi utandırmalı.” sözlerini kullandı.
Bahous, 7 Ekim’den evvel işgal altındaki Filistin topraklarında sivil ölümlerin yüzde 67’sinin erkeklerden oluştuğunu kaydederek, durumun 7 Ekim’den sonra aksine döndüğünü, Gazze’de öldürülen 14 bin sivilin yüzde 67’sinin bayan ve çocuklardan oluştuğunu bildirdi.
“Bu, Gazze’de saat başı 2 anne, her iki saatte bir 7 bayanın öldürüldüğü manasına geliyor.” diyen Bahous, Gazze’de halihazırda yaklaşık 800 bin bayanın yerinden edildiğini açıkladı.
“DOĞUM MEMNUN BİR BAŞLANGIÇ OLMASI GEREKİRKEN VEFAT, YIKIM VE DEHŞETLE GÖLGELENİYOR”
BM Nüfus Fonu (UNFPA) İcra Yöneticisi Dr. Natalia Kanem de gelecek ay içinde Gazze’de 5 bin 500 gebe bayanın doğum yapmasının beklendiğini aktardı.
Kanem, günde yaklaşık 18 bayanın “korkunç durumlarda” doğum yaptığını anlatarak, yeni doğan bebeklerin geleceğinin meçhul olduğunu söz etti.
“Doğum memnun bir başlangıç olması gerekirken mevt, yıkım ve endişeyle gölgeleniyor.” diyen Kanem, gebe bayanların yüzde 15’inin riskli doğum tehlikesi taşıdığını ve daha sıkıntı durumlara maruz kaldığını belirtti.
Kanem, UNFPA’nın son 47 günde doğum yapan 7 bin bayan için derin telaş duyduğunu belirterek bu bayanların, gerekli bakımı alamadığını söyledi.
Batı Şeria’da 70 bin gebe bayanın bulunduğu bilgisini paylaşan Kanem, bunların 8 bininin gelecek ay doğum yapacağını, bölgede yerleşimci şiddetinin arttığını ve halkın yerinden edildiğini lisana getirdi.
