Dokuz Eylül Üniversitesi Zelzele Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Prof. Dr. Sözbilir, Türkiye’nin fay çizgileri üzerinde bulunan bir sarsıntı ülkesi olduğunu hatırlattı.
Marmara Denizi’nde sarsıntı beklendiğini belirten Sözbilir, mümkün zelzelenin Marmara’ya kıyısı olan 7 ili de etkileyeceğini vurguladı.
İstanbul’da alınacak tedbirlerin benzerlerinin öbür vilayetlerde de alınması gerektiğine dikkati çeken Sözbilir, “Sadece İstanbul’u zelzeleye hazırlarsak öteki vilayetlerdeki beşerler can ve mal kayıpları yaşar münasebetiyle Marmara’ya komşu tüm vilayetlerde bu seferberliği yürütmek gerekiyor.” dedi.
Sözbilir, İstanbul’da milyonlarca insanın yaşadığını ve mümkün bir zelzelenin ağır sonuçlar doğurmaması için önemli önlemler alınması gerektiğini lisana getirdi.
“ÖNLEMLERİ HIZLANDIRMAK GEREKLİ”
Yapıların zelzeleye dirençli hale getirilmesinin can ve mal kayıplarını azaltacağını anlatan Sözbilir, şunları kaydetti:
“Gerek AFAD gerekse valilik ve belediyeler gereken çalışmaları yapıyorlar’ diye düşünüyorum. O çalışmalar çoğunlukla yapıların sağlamlığı açısından değerlendirilmeli. İstanbul’un aslında her tarafı riskli değil. Bir kent dağlık ve zirvelik alanlardan oluşuyorsa orada yıkım daha az olur. Zira altında sağlam kaya vardır, binası da muhakkak ölçeklerde yeterliyse yıkım daha düşük olacaktır.
Ancak İstanbul’un deniz düzeyine yakın bölümleri, Avcılar ve Küçükçekmece üzere yerler daha çok etkilenecek. Bu yerlerde şayet yapı-zemin etkileşimine bağlı olarak gereken tedbirler alınmamışsa orada önemli hasar olacaktır. İstanbul’da 2003 yılında sarsıntı master planları yapıldı. Gerisinden ona bağlı olarak mikro bölgeleme çalışmaları ve kentsel dönüşüm çalışmaları yapıldı. Kurumlar ve vatandaşlar ellerinden gelen katkıyı vermeye çalışıyor, bunu hızlandırmak lazım. Mademki fayın sarsıntı üretme vakti gelmiş, bu her an olabilir manasına geliyor. Ona nazaran de her türlü tedbiri hızlandırmak gerekiyor.”
