Sağlıklı Yaşam Takıntısı

Sağlıklı yaşam alışkanlıkları kuşkusuz ki wellness ve wellbeing kavramlarının da etkisiyle son senelerin en popüler mevzularından biri. Glutensiz beslenmeden sezgisel yemeye, evde yapılabilen egzersizlerden vitamin ve takviyelere, matcha çaylarından kolajen tozlarına, cilt bakımından kilo vermeye, gıdalardan spora hemen hemen her alanda sağlıklı seçimler hayatımızın her alanında karşımıza çıkıyor. YouTube, Instagram, TikTok derken ünlülerin ve fenomenlerin kendi ‘sağlıklı yaşam rutinlerini’ veya ‘iyi yaşam alışkanlıklarını’ paylaşmaları da ilave edilince, neredeyse tüm dünyayı tesiri altına alan bir sağlıklı yaşam furyasının başladığını görmemek olanaksız.
Programlı hareket etmek, sağlıklı yemek seçimleri yapmak elbette faydalı ancak her şeyde olduğu gibi sağlık mevzusunda da birtakım alışkanlıkların aşırısı insan sağlığı için zararlıdır. Spor yapmak için vücudunuzu zorluyor, sağlıklı besleneyim derken yaşamınızın akışınızı kaçırıyor ya da multu olmaktan vazgeçip kendinizi başkalarının kalıplarına sokuyorsanız, sağlıklı olmak isterken sağlıksız bir yaşam stili özümsemiş, daha da kötüsü sağlıklı olmayı bir saplantı haline getirmiş olabilirsiniz. Wellness ve wellbeing, son zamanlarda herkesin konuştuğu iki kavram ve yaşamımızın içinde değişik şekillerde; kozmetikten modaya markaların da trendlerini tanımlamasında ön plana çıkıyor. Bu iki ehemmiyetli kavram, gerçeğinde sadece iyi oluş halini daha sürdürülebilir alışkanlıklarla şekillendirmeye odaklanırken ne yazık ki zaman zaman bu biçimde lanse edilmiyor ve bütüncül sıhhati pek de desteklemeyen bir hale bürünebiliyor. Bir beslenme stilinin daha fazla gündemde olması, trend bir alışkanlıkmış gibi lanse edilebiliyor ya da sanki sadece belli bir egzersiz çeşidi ‘iyiymiş’ gibi aktarılabiliyor.
Oysa ki, wellness, trend olan rastgele bir iyi yaşam alışkanlığının herkesin yaşamında salt bir doğru olarak yer alması demek değil. Herkesin kendine iyi geleni, kendine iyi geldiği kadar yapmasıdır wellness. Zira, mevzu kişinin kendini iyi hissetmesi olduğunda tek bir yol veya yöntem yok. Evet, glutensiz beslenme özellikle gluten intoleransı olan fertler için sağlıklı bir yaşam stili olabilir ama bu herkesin glutensiz beslenmesi gerektiği anlamına gelmez. Ya da meditasyon yapmanın hem vücuda hem zekâya iyi geldiği doğrudur. Ancak herkes bu pratikten zevk almak zorunda değil. Kısacası gerçekten ‘wellness’ ten bahsedeceksek bu, bütüncül sıhhati desteklediği kadar kişinin zevk aldığı iyi yaşam pratiklerini kapsamalıdır. Fakat ne yazık ki çağdaş dünyada süratle trend haline gelen birtakım alışkanlıklar ve sosyal medyanın sürekli insanı manipüle eden hali iyi hissetmeyi ve sağlıklı yaşam pratiklerini kötü etkiliyor.