Türkiye’deki yüksek enflasyon ve dolar kurundaki artış, sigorta sektörünü de vurdu. Araç fiyatlarındaki yüksek artış, araç sahiplerini yüksek kasko fiyatı fiyatından kaçmasına neden olurken, zararları cepten ödemeye yöneltti. Araç yedek parça fiyatlarının dövize endeksli olarak yükselmesi, işçi maliyetlerinin artması da sigorta şirketlerinin trafik poliçesinden 11 milyar lira zarar etmesine yol açtı. Hal böyle olunca da şirketler, trafik sigortası poliçesi kesmekten kaçınır hale geldi. Durum çıkmaza girince de Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) sorunu çözmek için ‘Trafik Teklif Platformu’ uygulaması için hareket geçti.
Kasko fiyatları yüzde 230 arttı
Monopoli Sigorta Kurucu Ortağı ve CEO’su Erol Esentürk, araç değerlerindeki astronomik artışlar, enflasyon, döviz kurundaki dalgalanmalar, hasar maliyetlerindeki artışlar nedeniyle kaskoda fiyatların yüzde 230 arttığını belirterek, “Bu artışın en önemli sebebi araç bedellerindeki artışın yüzde 110’ları bulmuş durumda olması. Bu maliyeti karşılamak istemeyen sürücüler artık kaskosuz trafiğe çıkmaya başladı. Ancak araç bedelleri bu kadar yükselmişken, araçların artık bir yatırım aracı haline geldiğini düşünürsek; kasko yaptırmamak ya büyük bir hata olur” dedi.
‘İşçilik maliyetleri yükseldi’
“Araç bedellerindeki artışın dışında diğer bir etken de enflasyon ve kur nedeniyle araç onarımında kullanılan yedek parçaların fiyatlarının artmış olması” diyen Esentürk, “Asgari ücretteki artış da işçilik maliyetlerini artırdı. Bundan dolayı da sigorta şirketlerinin hasar maliyetleri arttı. Araç sahiplerinin kasko poliçesini devam ettirmek için herkese genişletilmiş kasko, tam kasko gibi ürünler sunmak yerine; aracını az kullananlara ya da tek sürücü kullanımına göre veya da sigorta şirketinin anlaşmalı olduğu tamirhanelerde onarım yapılması gibi daha dar kapsamlı ve fiyatı daha düşük ürünler sunulmaya başlandı” ifadelerini kullandı.
‘Önümüzdeki dönem şirketler bazı branşlardan çekilebilir’
Sigorta şirketlerinin içinde bulunduğu zor koşullara acenteler tarafından bakan Esentürk, şunları anlattı: “Bu gelişmeler sigorta şirketlerinin bilançolarının gelecek yıllardaki durumunu öngörmemizi zorlaştırıyor. Biz müşterilerimiz için en doğru poliçeyi seçmeyi amaçlıyoruz. Bu nedenle son dönemlerde özellikle bilançosu çok zarar görmemiş ve gerektiğinde sermaye artırımı yapabilecek şirketlere yönelmeye çalışıyoruz. Çünkü sigorta şirketleri oto branşında yaşanılan zararları oto-dışı branşlarda telafi etmeye çalışmakta oldukları için ister istemez bu branşlarda daha tutucu bir sigortacılık anlayışına yönelebiliyorlar. Önümüzdeki dönemlerde bir kısım sigorta şirketleri bazı branşlardan çekilebilir ya da bu branşlara yüksek prim ve muafiyetler getirebilir.”
‘Zarar ettikleri için poliçe üretmiyorlar’
Esentürk’e, “Şirketler neden trafik sigortası yapmak istemiyor” diye sorduğumuzda şöyle yanıtladı: “Maalesef geçen yılın en çok şikayet edilen konu başlıklarından bir tanesi de bu oldu. Tavan fiyat uygulaması, teminatların sürekli genişletilmesi ve Anayasa Mahkemesi’nde alınan veya bozulan kararlar geriye dönük uygulanacak hükümleri şirketleri zarar noktasında tutuyor. Bildiğiniz üzere trafik sigortasında 2021’de 2 milyar lira olan teknik zarar 2022’de 11,2 milyar liraya çıktı. Dolayısıyla durum böyle olunca da şirketler, bu branşta yaşadığı zarar nedeniyle üretimden kaçınmaya başladı.”
Trafik teklif platformu bu sorunu çözer mi?
1 Haziran’da test aşamasına geçilen Trafik Teklif Platformu ile acentelerin kısa sürede zorunlu trafik sigortası poliçesi üretmesini amaçladığını anlatan Esentürk, “Bu uygulama ile müşteri trafik sigortası yaptırmak istediğinde sigortası yapılmazsa acente, müşterinin talebini platforma gönderecek. Böylece 27 sigorta şirketi tarafından görülebilecek. Sigorta şirketleri, teklif verip vermemekte inisiyatif kullanabilecek. Şirketler, uygun görürse, portföye ihtiyacı olursa poliçeyi kesebilecek. Eğer poliçe kesen şirket olmaz ise havuza atılacak ve tüm sektöre eşit bir şekilde dağılacak. Böylece şu anda trafik sigortasında yaşanan kaçınma durumu ortadan kalkacak. Trafikten oluşan zarar yükü sektörün geneline yayılacak. Anladığımız kadarıyla operasyonu iyi dizayn ederlerse sorunun çözülmesine yardımı olur” diye konuştu.
